Ana Sayfa / Bilişim / Network Pazarlamanın Püf Noktaları

Network Pazarlamanın Püf Noktaları

158Network pazarlama doğrudan satışın geliştirilmiş bir türüdür. Doğrudan satış, bir mal ya da hizmetin, tüketicilere yüz yüze bir ilişkiyle ve genellikle de evlerde, iş yerlerinde ve perakende satış noktası olmayan yerlerde, bir distribütör tarafından tanıtılarak pazarlandığı bir satış yöntemidir.

Klasik pazarlamalarda ürün aracılar vasıtası ile satılır. Bu sistemde ise aracılar yerine alt network danışman yer aldığı için  bu ara birimlere giden para danışmanlara dağıtılır. Başka bir ifade ile  network marketing, 1 kişinin %100 çabası yerine, 100 kişinin %1 ‘lik çabasıyla para kazanabilmek mantığı ile hareket eder. Ülkemizde bu sistemi kullanan 100 den fazla şirket bulunmaktadır. Bazı şirketler satış ağırlıklı bazı şirketler ise organizasyon ağırlıklıdır. Hatta hiç satış yapma zorunluluğu ya da aktiflik gerektirmeyen tamamen organizasyon odaklı şirketler de vardır. Doğrudan satış ülkemizde 1970’lerde daha çok kitap ve ansiklopedi satışı ile başlamıştır. Ve son 7-8 sene içinde dünya çapında doğrudan satış işinde lider olan firmaların Türk pazarına girmesiyle yaygınlaşmıştır.

Doğrudan satış şirketleri nasıl çalışırlar?

  1. Kişiden kişiye: Çoğunlukla önceden randevulaşarak ayarlanan bir gün ve saatte satıcı, tüketiciye tanıtım yaparak satış işlemini gerçekleştirir.
  2. Grup: Bir müşteri ev sahibi olarak tanıdıklarını bir araya toplar ve doğrudan satıcı bu kişilere tanıtım yaparak satış işlemini gerçekleştirir.

Şirketler Neden Network Marketing Sistemi Kullanır?

Küçük yatırımlarla binlerce kişiden oluşan bir dağıtım ağına sahip olmak ve yine çok düşük bir maliyetle ürünleri dağıtma olanağı vermesidir. Bu pazarlama sistemini uygulayan bir firmanın dağıtım masrafları, distribütörlerine ödediği iskonto ve primlerden ibarettir. Network pazarlamayı dağıtım yöntemi olarak seçen bir şirketin, geleneksel tarzda faaliyet gösteren bir firmanın hiç bir zaman ulaşamayacağı en uzak ilçe ve köylere kadar uzanma olanağı vardır. Geleneksel kanalların kullanıldığı yöntemde, ürünlerin gidebileceği yerler büyük ölçüde toptancılar tarafından ve onların kendi ticari beklentilerine uygun olarak belirlenirken; network pazarlamada her hangi bir yerde network pazarlama distribütörün  olması, o ürünün alıcıya erişebilmesi için yeterlidir. Ürünlerin tüketicilere tanıtımı bu dev dağıtım ağının üyeleri aracılığıyla ve yüz yüze yapıldığı için network pazarlama firmasının reklam harcamaları çok düşüktür. Network pazarlama da doğrudan ürünün gerçek hedef kitlesine yönelik yüz yüze tanıtımlar yapıldığından son derece etkin ve verimli bir yöntemdir. Bu stratejik yöntem, ürün fiyatlarının düşük seviyede tutulmasından doğan rekabette firmaya avantaj sağlayan unsur olabilir.

Kişilerin bu işi seçme nedeni nelerdir?

  1. Serbest girişimci olarak ne zaman isterse o zaman çalışıyor
  2. Yakın çevrelerini kullanma imkânına sahipler
  3. Reklam, ürün maliyeti, Lojistik gibi maliyetlere katlanmıyorlar
  4. Bu işi yapan insanlar ürün adedince komisyon alıyorlar
  5. Kimseyi çalıştırmadan iş yapabiliyorlar
  6.  Ofis kiralamadan çalışma imkânına sahipler
  7.  Muhasebe işlerini takip edecek muhasebeci, mali müşavir derdi olmadan çalışabiliyorlar

Bu yöntemin sakıncaları nelerdir?

  1. Network Marketing sistemlerinde, gelir dağılımı hiyerarşisinin kaçınılmaz sonucu olarak “piyasanın üstünde fiyatlar”  meydana gelmekte ve mal veya hizmet durduğu yerde yapay bir değer üretmektedir. Örneğin; 10TL olan bir üründen siz satınca kazanıyorsunuz. Sizin bağlı olduğunuz kişi de sizden bu yüzde kazanıyor. Onun bağlı olduğu bir üstü de ondan kazanıyor. Bu ürün son satıcıya ulaştığında 30TL ye mal ediliyor ve %300 karla sizlere satılıyor
  2. Ürünün ilk satıcı ile son tüketici arasındaki el değişiminde oluşan kazancın vergi dışı kalma riski var
  3. Üyeler, üye buldukça para kazanabiliyor, ama aslında en büyük parayı, Genelde değişik ülkelerde kurulmuş şirket kazanıyor. Türkiye’de elde edilen gelirin hiçbir bölümü ülkemizde vergi olarak ödenmiyor. Her işlem internet üzerinden yapılıyor. Milli sermaye ve birikim gayri meşru yollarla, yabancı ellere aktarılıyor.
  4. Genel olarak insana evinin rahatlığında ve emek harcamadan para kazanma fikri aşılayan network marketing sistemleri, ekonominin can damarı olan insan gücünü, ekonomiye katkı yapmaktan alıkoyabiliyor.
  5. Bilinmeyen ve denetimden geçmemiş ürünlerin satılma riski bulunmaktadır.
  6.  Networking şirketi Yurtdışında olan bir firma ise para yurt dışına çıkınca, yurt dışındaki firma Türkiye’ye vergi ödemediği için çok büyük bir para kayıt dışı olarak yurt dışına kaçırılmış olmaktadır.

Doğrudan Satış ile piramit düzenler arasında ne fark var?

Titan grubuyla; ülkemizde tanınan network marketing sisteminin, ülkemizde bu dolandırıcılar tarafından tanıtılması sistemin talihsizliği olmuştur. Network marketing sistemi tamamen yasal bir pazarlama yöntemidir ve tüm dünyada ve ülkemizde de şirketler tarafından kullanılmaktadır. Tüm dünyada uygulanan bir satış yöntemi olan doğrudan satış ,Network marketing sistemi adını kullanmak suretiyle çıkar sağlamak isteyen kötü niyetli kişilerin oluşturduğu ve kişileri dolandıran piramit düzenlere karşı tüketicilerin dikkatli olması gerekir. Hiçbir yasal dayanağı olmayan bu oluşumlar insanları istismar etme odaklıdırlar. Geçmişte bunun örneklerini gördüğümüz ‘Quest’ saadet zinciri, titan saadet zinciri gibi vakalar bu alanın suistimale ve insanların aldatılmasına açık oluşunun en güzel örneğidir. Öyle ki bakın Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının (KOM) 2011’de gerçekleştirdiği operasyonlara ilişkin raporuna göre Geçen yıl  11 bin 836 soruşturmada, 29 bin 573 kişi gözaltına alınırken, 26 milyon 766 bin 776 bin 229 TL değerindeki parayla 716 araç ve 82 gayrimenkule el konuldu. Operasyonlarda ön ödeme dolandırıcılığı, titan ve saadet zinciri yapılanmaları, POS tefeciliği ve altın sahteciliği suçları ön plana çıktı bilgiside ülkemizde bu konunun ne kadar istismar edildiğini göstermektedir.

Network Marketing sisteminin vergi boyutu

Network Marketing Şirketi açısından;

Network Marketing sistemiyle çalışan Türkiyede kurulmuş firmalarda Sevk edilen ürünlerin fatura ve irsaliyesi şirket tarafından kesilir ,verilmesi gereken Beyannameler  vergiler şirket tarafından verilir, Ayrıca Gelir vergisi kanunumuz gereği ticaret şirketleri, (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları ödeme sırasında, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur olduklarından Network şirketleri distirübütör ve satıcılara yaptıkları prim ödemelerinden tevkifat kesintisi yapmak zorundadırlar. Bu tevkifat Gelir vergisi kanunun  94. maddenin 2. b) bendinde(2009/14592 sayılı B.K.K. ile %20)olarak belirlenmiştir.

Görüldüğü gibi Türkiye de kurulmuş şirketler tarafından yapılan satışlarda vergi kanunlarımız açısından kayıt dışı bir durum söz konusu olmamaktadır. Ülkemizde faaliyet gösteren bu tür network marketing şirketlerinin ülkemizde temsilcilik ya da şube açarak faaliyet göstermeleri, bu durumun ticaret sicil gazetesinde ilan edilmesi, bu şirketlerin yaptıkları satış ve düzenledikleri sözleşmeleri yurt dışındaki şirket değil ülkemizde kurdukları temsilcilik ya da şube unvanı adına düzenlemeleri, bu tür şirketlerin yaşanabilecek sorun ve mağduriyetler halinde muhatap bulunması ve çözüm konusunda daha uygun olmaktadır Network marketing şirketlerinin, ticari faaliyetleri ile temsilcilerinin elde ettiği komisyonlara ilişkin vergisel yükümlüklerini yerine getirerek vergilerini ödemeleri halinin o şirketin ya da şirketlerin tamamen yasal olarak faaliyet gösterdiği anlamına gelmeyeceği, sadece vergisel yükümlülüğünü ifa ettiği, diğer yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğinin ayrıca incelenmesi gerekir. Bunun yanında  Türkiye de vergi mükellefi olmayan firmalarda bu durum vergi kayıplarına sebebiyet verebilmektedir.

Network Marketing satıcısı açısından;

Gelir vergisi kanunumuzun 9. Maddesinde Ticaret ve sanat erbabından gelir vergisinden muaf olanlar açıklanmıştır.Bu maddenin 1.bendinde  Motorlu nakil vasıtaları kullanmamak şartı ile gezici olarak veya bir iş yeri açmaksızın perakende ticaret ile iştigal (Giyim eşyalarıyla zati ve süs eşyaları, değeri yüksek olan ev eşyaları ile pazar takibi suretiyle gıda, bakkaliye ve temizlik maddelerini ve sabit iş yerlerinin önünde sergi açmak suretiyle o iş yerlerinde satışı yapılan aynı neviden malları satanlar hariç) ;

8. bendinde ise Bir iş yeri açmaksızın münhasıran gezici olarak, milli piyango bileti satanlar ile 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre gerçek ve tüzel kişilerin mallarını iş akdi ile bağlı olmaksızın bunlar adına kapı kapı dolaşmak suretiyle tüketiciye satanlar yukarıdaki şartlarla sınırlı olmaksızın gelir vergisinden muaftır demektedir.

Fakat Esnaf muaflığı şartlarını topluca taşıyanlar bu muaflıktan yararlanabilmek için ilgili esnaf odasına kayıt olmak ve durumlarını tevsik etmek suretiyle talepleri halinde vergi dairesince ve belediyeden “Esnaf Muaflığı Belgesi” almak zorundadırlar.Esnaf Muaflığından faydalanan bu kişiler faaliyetleri ile ilgili olarak satın aldıkları mallara ve giderlerine ilişkin, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden aldıkları belgeleri saklamak zorundadırlar

Gelir ve Kurumlar vergisi mükellefleri ile, gerçek usulde defter tutan kişiler ve kendilerinin yaptıkları mallar dışında mal alıp satma işiyle uğraşan kişiler bu muaflıktan faydalanamazlar.

Muaflıktan faydalanan kişilerden mal alan vergi mükellefi kişiler, gider pusulası düzenlemek ve %20 stopaj kesintisi yapmak durumundalar.

Yine Gelir vergisi kanunumuzun 80. Maddesinde Aşağıda yazılı olup geçen bölümlerin dışında kalan kazanç ve iratlar bu bölümdeki hükümlere göre vergiye tâbi gelire dahildir demekte
1. Değer artış kazançları

2. Arızî kazançlar

Gelir vergisi kanunumuzun 82. Maddesinde vergiye tabii arizi kazanç tanımlamasına baktığımızda 1. Maddesinde Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar.

6.Maddesinde ise Bir takvim yılında ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının 10 milyar liralık(*) (280 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2012 yılı için 20.000 TL.) kısmı gelir vergisinden müstesnadır. Diyerek Network Marketing satıcısının kazancından dolayı hangi halde vergiye tabi olacağı tanımlanmaktadır.

Yine 385 sıra numaralı Vergi Usul kanunu genel tebliğinin 4.maddesinde  Kapıdan veya Mesafeli Sözleşme Düzenlenerek Yapılan Satışlarda İade İşlemlerinde Belge Düzeni şu şekilde anlatılmıştır.

4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 8 inci maddesinde, iş yeri, fuar, panayır gibi satış mekanları dışında önceden mutabakat olmaksızın tecrübe ve muayene koşullu satışlar kapıdan satış olarak tanımlanmıştır. Bu tür satışlarda tüketiciye yedi günlük tecrübe muayene süresi sonuna kadar malı kabul veya hiç bir gerekçe göstermeden reddetme hakkı tanınmıştır.

Kanunun 9/A maddesinde ise mesafeli sözleşmeler; yazılı, görsel, telefon ve elektronik ortamda veya diğer iletişim araçları kullanılarak ve tüketicilerle karşı karşıya gelmeksizin yapılan ve malın veya hizmetin tüketiciye anında veya sonradan teslimi veya ifası kararlaştırılan sözleşmeler olarak tarif edilmiştir.

Bu tür satışlarda meydana gelen iade işlemlerinde belge düzenine ilişkin ortaya çıkan sorunların giderilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamaların yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.

Vergi Usul Kanununun 234 üncü maddesi uyarınca, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir.

54 seri No.lu Katma Değer Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, tüketicilerin satın aldıkları mal veya hizmetlerin çeşitli nedenlerle geri verilerek bedelinin alınması veya başka bir mal veya hizmet ile değiştirilmesinin istenilmesi halinde bu işlemlerin gider pusulası düzenlenerek yapılması gerektiğine ilişkin açıklamalar yer almaktadır.

Bundan böyle, sadece kapıdan ve mesafeli sözleşmeler düzenlenerek yapılan satışlara ilişkin iade işlemleri için Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden iade bölümünün yer alacağı bir faturanın düzenlenmesi ve en az iki örneğinin müşteriye malla beraber gönderilmesi uygun görülmüştür.

Söz konusu faturanın alt kısmına açılacak iade bölümünde;

– Malı iade edenin adı soyadı, adresi, imzası

– İade edilen mala ilişkin cins, miktar, birim fiyat ve tutar yer alacaktır.

Bu şekilde düzenlenen fatura malla beraber müşteriye gönderildiğinde müşteri malı iade etmek isterse iadeye ilişkin bölümü dolduracak ve iki örnek olan faturanın bir örneğini mal ile birlikte malı satana geri gönderecek, bir örneği kendinde kalacaktır.

Sanayi Bakanlığının Network marketing şirketlerine bakışı

Bilim,Sanayi Ve teknoloji bakanlığı 10.01.2011 tarihli Network Marketing Sistemleri hakkında basın açıklaması bu konuda önemlidir. Söz konusu açıklamada bakanlık şöyle demektedir;

1) Ülkemizde Network Marketing (Çok katmanlı satış) alanında faaliyet göstermek için herhangi bir ruhsat ya da izin alınmasının zorunlu olmadığı, bu tür bir faaliyetin limited ya da anonim şirket kurularak organize edilmesinin Bakanlığımızdan izin alındığı anlamına gelmediği ve Bakanlığımızın ya da başka bir kamu kurumunun bu tür bir faaliyete izin verme yetkisinin de bulunmadığı ve serbest piyasa kuralları içerisinde hareket edildiği,

2) Network marketing şirketlerinin, ticari faaliyetleri ile temsilcilerinin elde ettiği komisyonlara ilişkin vergisel yükümlüklerini yerine getirerek vergilerini ödemeleri halinin o şirketin ya da şirketlerin tamamen yasal olarak faaliyet gösterdiği anlamına gelmeyeceği, sadece vergisel yükümlülüğünü ifa ettiği, diğer yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğinin ayrıca incelenmesi gerektiği,

3) Ülkemizde network marketing sistemini düzenleyen özel bir düzenleme olmaması nedeniyle, network marketing şirketlerinin ülkemizdeki faaliyetlerinin uygun düştüğü ölçüde 4077 sayılı Kanunun Kapıdan Satışlar ile Mesafeli Sözleşmeler madde hükümleri kapsamında değerlendirildiği, söz konusu madde hükümlerine aykırı uygulamaların tespiti ve tüketici mağduriyetleri halinde network marketing şirketlerinin yurt dışında faaliyet göstermesi ve ülkemizde kurulu temsilciliği ya da şubesi olmaması halinde konuyla ilgili muhatap bulunamadığı ve tüketici mağduriyetlerinin çözümlenemediği,

4) Ülkemizde faaliyet gösteren bazı network marketing şirketlerinin ülkemizde temsilcilik ya da şube açarak faaliyet gösterdikleri, bu durumun ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, bu şirketlerin yaptıkları satış ve düzenledikleri sözleşmeleri yurt dışındaki şirket değil ülkemizde kurdukları temsilcilik ya da şube unvanı adına düzenledikleri, bu tür şirketlerin yaşanabilecek sorun ve mağduriyetler halinde muhatap bulunması ve çözüm konusunda daha uygun oldukları,

5) Bazı network marketing şirketlerinin sistemden hiç para kazanılmasa bile şirketin giriş ücreti karşılığında üyelere ürün verdikleri, bundan dolayı zarar etme gibi bir ihtimalin olmadığını iddia ettikleri, ancak, bu iddianın iki sebeple kişilerin zarar ettiği gerçeğini değiştirmediği, birincisi genellikle satışa konu ürünlerin söylenen özellik ve değerde olmadığı ve değerinin çok üzerinde bir fiyat karşılığı verildiği, ikincisi ürünlerin gerçek değerinde olmaları halinde dahi söz konusu şirketin kurduğu sistemi tanıtırken insanlara bu işten para kazanacaklarını vurguladığı ve bu şekilde sistemi kişiler için cazip kıldığı,

6) Network marketing kapsamında dünyada ve Avrupa ülkelerinde yaşanan acı tecrübeler sonucu kapsamlı düzenlemeler yapıldığı, bu doğrultuda dünya ve Avrupa ülkeleri uygulamaları göz önüne alınarak network marketing faaliyeti gösteren bir şirketin dürüst ve tüketici haklarına saygılı davrandığı hususunun;

6.1. Sisteme katılacak üye ya da temsilci ile yazılı ve taraflarca imzalanan sözleşme düzenlenmesi,

6.2. Nihai tüketiciler için satın aldıkları ürünü belli bir süre zarfında iade edebilmeleri,

6.3. Sistemde aktif çalışan temsilciler için aldıkları ürünleri belli bir süre (en az 3 ay) zarfında iade edebilmeleri,

6.4. Üye katılımına herhangi bir komisyon verilmemesi, komisyonun sadece temsilci olmayan nihai tüketiciye ürün satışında verilmesi,

6.5. Prim ya da komisyon verilen alt katılımcı basamağının sınırlandırılması, genellikle beşinci alt basamağa kadar komisyon verileceğinin belirtilmesi,

6.6. Giriş ücreti alınmayacağı,

6.7. Sisteme katılacaklar için piyasanın durumu, maliyet ve gerçek satışlar hakkında yeterli bilginin verilmesi,

6.8. Ürün satışları için kişinin özel yaşamı ve alanının ihlal edilmemesi, kişinin aile, akraba ve arkadaşlık ilişkilerinin ticari amaçla kullanılmaması,

6.9. Yüksek kazanç vaadi, kazanç konusunda yanıltıcı bilgi ve tanıtımların yapılmaması,

6.10 Asgari olarak belirlenen miktarda ve periyotlarda ürün alma zorunluluğunun olmaması,

6.11. Temsilcilere sistemdeki yeri hakkında bilgi verilmesi,

6.12. Satılan ürün fiyatlarının çok yüksek olmaması,

6.13. Sistemden çıkışın her zaman mümkün olması ve bedel iadesi yapılması,

kuralları dikkate alınarak tespit edilebileceği, bu kurallara uygun davranmayan şirketlere itibar edilmesinin riskli olabileceği,

hususlarının gözlemlendiği,

7) Network marketing faaliyeti gösteren şirketlerin kendilerini binary sistem, matrix, breakaway ya da unilevel gibi farklı şekilde tanıtabilecekleri, vatandaşlarımızın isim farklılığı ile kafa karışıklığına uğramamaları için kendilerine anlatılanları değil şirket uygulamalarının altıncı maddede sıraladığımız kurallara uygun olup olmadığını incelemeleri,

8) Vatandaşlarımızın ödeme yaptıkları ya da kredi kartı kullandıkları her durumda ülkemizde muhatap oldukları yerel şirket ile yazılı bir sözleşme talep etmeleri, bu tür bir sözleşmede ürün iade garantisi ve bedel iadesi hususlarının yer almasına dikkat edilmesi,

9) Network marketing şirketleri ya da temsilcileri tarafından anlatılan başarı hikayeleri ile sisteme daha önce girenlerin elde ettikleri yüksek kazanç hikayeleri yerine bir mali müşavir ya da bağımsız denetim kuruluşu tarafından onaylanmış kazanç ve komisyon dağıtım tablolarının incelenmesi,

hususlarında vatandaşlarımızın dikkatli olmaları, kulaktan duyma bilgilere itibar etmemeleri, konu ile ilgili düşünerek ve kapsamlı bir şekilde inceleyerek karar vermeleri gerektiği açıklanmıştır.

 

Hakkında nevzaterdag

Check Also

Kurumların Vergisi Oranı Yüzde Yirmibeş

Bilindiği üzere, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasında (2023 yılı ve izleyen …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir