Ana Sayfa / Kanunlar / İş Kanunu / İş Sağlığı Yasası İşçiye Neler Getirdi ?

İş Sağlığı Yasası İşçiye Neler Getirdi ?

197Hem çalışan hem de işvereni ilgilendiren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası uygulamaya girdi. Yasa henüz yeni olması sebebi ile çok iyi anlaşılmış değil. Fakat görünen o ki bu yasa ile iş hayatı artık yeni bir kimlik kazandı. Bu yazımda yasa ve ilgili tebliğ, genelgeler ışığında işverenin ve işçinin sorumluluklarını çalışan işçi açısından irdeleyeceğim.

Yeni yasa işverene çalışanlarına görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu belirleyip, iş yerinde çalışma düzenini tehlikeye sokacak risk seviyesini belirlemenin yanında iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izleme, süreçleri denetleme ve varsa uygunsuzlukları giderme görevi vermektedir .” İş yerinde alınan bu tedbirler için, iş yeri dışından uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması işverenin bizatihi sorumluluklarını ortadan kaldırmaz”  tanımlaması ile de işverenin işçinin sağlığı ve güvenliği konusunda sorumluluğunun önemini belirtmiştir.

Kanun, işverenin iş yerinde çalışanların sağlığı ve güvenliği konularında alacağı her türlü tedbir için katlandığı maliyetleri çalışanlarına yansıtamayacağını açıkça hüküm altına alarak işverene işçinin sağlığı ve güvenliğini koruması adına  “Kanunun 6. 7. ve 8. maddelerinde “Tüm işverenler iş yerlerinde, tehlike sınıfları göz önüne alınarak İş Güvenliği Uzmanı, İş yeri Hekimi ve diğer sağlık personeli görevlendirmek zorundadır”  ilkesini benimseyerek de çalışma hayatında işçinin korunması amaçlanmıştır.

Çalışanların Sağlık Durumlarını Bilme Yükümlülüğü

Yeni yasa çalışanların sağlık muayenelerinin takibi konusunda özellikle işçilerin işe girişlerinde, iş değişiklikleri ile işten uzak kalmaları nedeniyle tekrar işe başlamalarında ve işin devamı süresince, çalışanların ve işin niteliği ile iş yerinin tehlike sınıfına göre Bakanlıkça belirlenen düzenli aralıklarla bu muayenelerin yapılması zorunlu kılınmıştır. Tehlikeli ve Çok Tehlikeli sınıflarda yer alan iş yerleri ise çalışanlarını işe kabul etmeden yapacakları işe uygun olduklarını belirten sağlık raporlarını almadan iş başı yaptıramayacaktır.

Çalışanların Eğitimi ve Bilgilendirilmesi

 Yasa işverenin ve çalışanların iş tecrübe ve becerilerini de göz önüne alarak çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini sağlar. Ayrıca “teknolojik gelişme ve bu gelişmelere paralel yenlikler ile makine ve diğer iş ekipmanlarının çalışanın güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde eğitim verir ya da verdirir” diyerek işverene eğitim verme zorunluluğunu getirirken

“Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür. ” diyerek çalışana kendi sağlığını korumak dışında birlikte çalıştığı iş arkadaşının sağlığı ve güvenliğini tehlikeye düşürmeden çalışma yükümlülüğü getirmiştir.

Ayrıca çalışana işveren tarafından verilen eğitim ve talimatlar doğrultusunda iş yerinde ki makine, cihaz, araç, gereç, tehlikeli madde, taşıma ekipmanı ve diğer üretim araçlarını kurallara uygun şekilde kullanmak, bunların güvenlik donanımlarını doğru olarak kullanmak, keyfi olarak çıkarmamak ve değiştirmemek gibi sorumluluklarda yüklemektedir. Bunların dışında işçiye;

  • İşverence kendilerine sağlanan kişisel koruyucu donanımı doğru kullanmak ve korumak.
  • İş yerindeki makine, cihaz, araç, gereç, tesis ve binalarda sağlık ve güvenlik yönünden ciddi ve yakın bir tehlike ile karşılaştıklarında ve koruma tedbirlerinde bir eksiklik gördüklerinde, işverene veya çalışan temsilcisine derhal haber vermek yükümlülüğü getirmiştir.

İşverenlere “İş yerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için çalışanların ve işçi temsilcilerinin işin gereklerine göre bilgilendirirler. Koruyucu ve önleyici tedbirler ile iş yerinde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik risklerini ortadan kaldıracak önlemler alır veya aldırırlar.” tanımlaması ile işçilerin iş yerinde kendilerini temsil edenişçi temsilcisi seçilmesi ya da atanmasının yasal zorunluluk haline geldiğini görmekteyiz.

Yasa işverene çalışanlarını muhtemel risklerden korumak amacıyla görüşlerine başvurmak, teklif getirme haklarının sağlanması, bu konulardaki görüşlerinin alınmasının sağlama yükümlülüğü getirmiştir. İşveren iş yerinin farklı bölümlerindeki riskler ile çalışan sayılarını göz önüne alarak ve dengeli dağıtıma özen göstermek kaydı ile çalışanların kendi aralarında yapacağı seçimle, seçim koşullarında belirlenemeyen durumlarda atama yapılarak oransal sayılarda çalışan temsilcisi görevlendirilir.” Bu tanımlama ile de işçilerin iş yerinde yaşadıkları işle alakalı sorun ve riskleri kendi adlarına temsilciler vasıtası ile işverene aktarma hakkı kazanırken

“İşçi kendi görev alanında, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmak zorundadır.” tanımlaması ile de sorumluluk altına alınmıştır.

Yine işçiye; teftişe yetkili makam tarafından iş yerinde tespit edilen noksanlık ve mevzuata aykırılıkların giderilmesi konusunda, işveren ve çalışan temsilcisi ile iş birliği yapmak zorunluluğu getirilmiştir.

Acil Durum Planları, Yangınla Mücadele ve İlk Yardım

Kanun ile işveren, iş sağlığı ve güvenliği kapsamında risk değerlendirmeleri yapmak ya da yaptırmak sorumluluğunda bırakılmıştır.

İşverenler, iş yerlerinin acil durum eylem planı hazırlar. Koruyucu önlemlerle beraber, tahliye, yangınla mücadele, ilk yardım ve benzeri konularda uygun donanıma sahip ve bu konularda eğitimli yeterli sayıda personel görevlendirir. Araç gereç sağlar, tatbikat yaptırır. Ekipmanların her an hazır bulundurmaları sağlanır. Bu konularda (İlk yardım, acil müdahale, kurtarma ve yangınla mücadele) iş yeri dışındaki uzman kuruluşlarla gerekli iletişim metotları belirler.

Kanun bu konularda işverene özellikle ve belirlenmiş sorumluluklar yüklediği gibi çalışanlara da bu konuda önemli sorumluluklar getirmiştir. Çalışanlar iş sağlığı ve güvenliği konularında, aldıkları eğitim ile işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin iş yerindeki hareketlerinden dolayı diğer çalışanların sağlık ve güvenliğini tehlikeye atmamakla sorumlu kılınmışlardır.

Çalışmaktan Kaçınma Hakkı

Ciddi ve yakın tehlike ile karşı karşıya kalan çalışanlar iş yerinde bulunan iş sağlığı ve güvenliği kuruluna (yasaya göre 50 veya daha fazla çalışanı bulunan iş yerlerinde bu kurulun kurulması zorunludur), kurulun bulunmadığı iş yerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep edebilecek. Kurul acilen toplanarak, işveren ise derhal kararını verip ve durumu tutanakla tespit edecek. Karar, çalışana ve çalışan temsilcisine yazılı olarak bildirilmek zorundadır.

Kurul veya işverenin çalışanın talebi yönünde karar vermesi halinde çalışan, gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilecek. Çalışanların çalışmaktan kaçındığı dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları saklı olacaktır.

 

Hakkında nevzaterdag

Check Also

Kanunen Kabul Edilmeyen Gider Nedir?

Kanunen kabul edilmeyen giderler, işletmelerin ticari faaliyetleri kapsamında çeşitli nedenlerle katlandıkları, vergi matrahından düşülmesine izin …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir